İKO Başkan Adayı Karbeyaz Sektör Sorunlarına Eğiliyor

Kuyumculuk sektörüne emek vermiş, yılların tecrübesiyle mesleğini sürdüren esnafların büyük bir kesiminin şikayetçi olduğu konulardan biri, maddi gücü olan herkesin sektöre girebiliyor olması. Yasa ile belirlenmiş bir konu olan dükkan açabilmek için ustalık belgesi gerekliliği, uzun yıllardır uygulanmamakta. Parası olan herkesin kuyumcu açabiliyor olması sektörde daralma yaratırken, küçük esnafın önünü tıkayan bir engel.


Kuyumculuk sektörüne emek vermiş, yılların tecrübesiyle mesleğini sürdüren esnafların büyük bir kesiminin şikayetçi olduğu konulardan biri, maddi gücü olan herkesin sektöre girebiliyor olması. Yasa ile belirlenmiş bir konu olan dükkan açabilmek için ustalık belgesi gerekliliği, uzun yıllardır uygulanmamakta. Parası olan herkesin kuyumcu açabiliyor olması sektörde daralma yaratırken, küçük esnafın önünü tıkayan bir engel. Geçtiğimiz günlerde İKO Başkanlığına adaylığını açıklayan Ahmet Karbeyaz, seçimi kazanması durumunda konuyu öncelikli eğilecekleri sorunların başına koyduğunu ifade ediyor. Karbeyaz konuyla ilgili yasanın çıktığı günden günümüze gelişimi ve uygulanma şekli üzerine açıklamada bulundu. Esnafların bu konudaki mağduriyetlerini gidermenin başlıca hedefleri olduğunu ifade ettiği açıklamasında başkan adayı işimiz sadece protokol imzalamak değil, çözüme kavuşana kadar konuların takipçisi olmak dedi.


Maliye Ve Milli Eğitim Bakanlıkları Birbiri İle Çelişiyor


Yasanın kapsamı ve amacı ile ilgili Karbeyaz "1990 yılında çıkan 3308 sayılı yasa ile ustalık belgesi konusu gündeme gelmişti. Geriye dönük usta ve kalfalarımızın imtihana girerek ustalık belgelerini almaları sağlanmıştı. Bazı vergi mükellefi olan atölyecilerimiz, imalatçılarımız ve perakendecilerimiz de hak kazandıkları için hiç imtihana girmeden belgelerini aldılar. Milli Eğitim Bakanlığı bu belge konusunu, meslek kuruluşlarının kontrol altına alınmasını sağlamak için çıkardı. Fakat bu yasa hiçbir zaman için uygulanmadı. Uygulanmayışının sebebi ise Maliye Bakanlığı’nın her dükkan açan kuyumcuya diploması olsun olmasın açılış izni vermesidir. Bu noktada Maliye ve Milli Eğitim Bakanlıklarının bir anlaşmazlığı söz konusu.” ifadelerinde bulundu.

Eczacılar,diş hekimleri, doktorlar ve mimarlar gibi bir çok meslekte olduğu gibi yasa çerçevesinde diploması olmayanlar kuyumcu açamıyor. Bu durumla ilgili "ne yazık ki sektörümüzde bu yasa uygulanmıyor” diyen Karbeyaz; şirketler bünyesinde inşaat, kuyumculuk, turizm vb bir çok alanı barındırabildiğini ve maliyenin bu şirketlere diploman var mıdır sorusunu yöneltmediğini belirtti.


Esnafın Her Mecrada Dili Ve Sözü Olacağız


Bu noktada sektörde küçük esnafa bir ceza kesildiğini vurgulayan Karbeyaz "Başkan koltukta oturup herkese gülümseyip protokol yapan birinden ibaret değildir. Başkanın asli görevi, mağduriyeti olan esnafının her yerde sözü ve dili olmaktır. Başkan esnafın haklarını devlet erkanında, belediyede, maliyede korumakla yükümlüdür. Odalar esnaflardan aldıkları şikayeti yetkili merciye götürmelidir. Ama ne yazık ki şimdiye kadar yönetimlerde, şikayetler devlet erkanına yansıtılmadı. Bunun gerekçelerini ve şu anki yönetimin düşüncesini bilemem. Fakat ben yapılacak tek bir iş var diye düşünüyorum. Eğer ki seçimlerden olumlu sonuç alırsak mutlaka yeniden Ustalık Belgesi için hükümet ve Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşeceğiz. Bu uygulama şirketlere ve küçük esnafa ayrı uygulanacaksa eğer tamamen kaldırılmalıdır. Ya da tamamen kapsam içine alınmalıdır. Ayrıca bu zamana kadar fırsatı ya da bilgisi olmayan esnaflarımız için yeniden bir af kanunu çıkarılmalıdır. Bu kanunla hak eden ustalarımızın odaların vereceği yazı ile diploma sahibi olması sağlanmalıdır. Gerekirse imtihandan geçirilerek de bu sağlanabilir. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bunun önünü açması gereklidir.” dedi.


Yasa Ya Tamamen Kalkmalı Ya Da Uygulama Şekli Değişmeli


Odalara konuyla ilgili sorumluluk düştüğünü söyleyen Karbeyaz "Maliye ve Ekonomi Bakanlığı konu üzerinde anlaşmaya varamazsa, meslek odaları mutlaka avukatları aracılığı ile yasanın uygulamasındaki problemi ve var olan suistimalleri ispat edip, mahkeme kararı ile bunu düzeltmelidir. Herkesin aynı potanın içine girebilmesi için ya yasanın tamamen kalkması ya da uygulama şeklinin değiştirilmesi gerekmektedir.” yorumunda bulundu.