Merhaba sayın okurlar, Uzun zamandır yazmak içimden
geçmiyordu. Sanki kendi kendimize konuşuyor gibi, ne söylesek duyan yok
gibi idi. Ama son gelişmeler yazmak gerekliliğini bir kez daha ortaya
koydu, velevki kimse okumasa da… Seksenli yıllardı Dallas filimlerinin revaçta olduğu zamanlar. Birde bu serilere yakın "6 milyon dolarlık adam” dizi filmi vardı. Herkes bu tür filimlerin etkisi ile
milyoner olmayı diledi. Allah’ta bu dualarını kabul etti ve herkes
milyoner oldu. Hatta asgari ücret milyar sınırını bile geçti… Son zamanlarda da bir araba hastalığı peydah oldu herkes bir araba sahibi
olmayı istedi. Bu da yetmedi milletimizi bir çip ( jeep ) hastalığı
sardı. Şimdilerde milletimizin bu duası da kabul oldu. Her araç bir
Jeep olmadı ama, her aracın plakasına bir çip takılma kararı alındı. İşin şakası bir yana, bayram değildi seyran değildi, bu karar nerden
çıkmıştı. Yetkili ve etkili ağızlara bakarsak bu uygulama trafik
kazalarını ve kuralsız davranışları azaltmak konusunda çok yardımcı
olacak bir uygulama olarak yapılıyordu. 17 milyon araç plakası, dolayısı ile de 17 milyon araç çip’lenecek. Yani izlenebilir ve kontrol
edilebilir olacak. Yetkisiz ağızlara göre de, tüm
araçlar çip’lenmek sureti ile tüm yollar ve köprüler ücretli hale
getirilecek. Devletin azalan gelirini arttırmak için yeni bir
vergilendirme şekli, yeni bir gelir kaynağının ön hazırlığı olarak
yapılmakta… Belki de KGS ve OGS’den HGS’ye geçiş te bu bağlamda
algılanabilir. Aynı Deli Dumrul’un köprüsü gibi geçenden bir akça geçmeyenden iki akça. İleriki zamanlarda bu ve benzeri farklı uygulamaları görmemiz mümkün olacaktır. Çünkü Devletin uyguladığı ekonomik politikaların kendisi borcu
üretiyor. Buna ilave olarak, her geçen gün iş alanları daralıyor, iş
yapanlara türlü türlü zorluklar çıkarılıyor. Devletin gelirleri
azalıyor. Tüm bunlar neticesinde sürekli olarak Devletimizin borcu aynı
Amerika ve Avrupa’da olduğu gibi artıyor. Ne kadar tedbir alırsak
alalım, bu sistemi devam ettirdiğimiz sürece, sürekli olarak borcumuz ve açığımız artacaktır. Buna bağlı olarak faiz ödemelerimiz de artacaktır… Taaki duvara toslayıncaya kadar. İkinci bir meselede; Ülkemizde zengin doğalgaz yatakları bulunmuş. Çok sevindik ve memnun
olduk. Ama hemen belirteyim ki fazlaca da umuda kapılmamak gerekir.
Zira ülkenin her yerinden petrol fışkırsa akaryakıt fiyatları aşağıya
düşemeyecektir. Çünkü fiyatların yüksek oluşunun sebebi ham petrol
girdisindeki yükseklik değildir. Vergilerdir. Hatırladığım kadarı ile en son benzinin rafineri çıkış fiyatı 90 kuruştu. Hatta geçenlerde
gazetelerdeki bir habere göre, 1 lira 25 kuruştan benzin ihraç ettiğimiz yazıyordu. İşte aradaki bu farklar bahsettiğimiz vergilerdir. Bilmem farkındamısınız, her geçen gün vatandaşın ekonomik sıkıntıları
artarken, finans kuruluşları ve bankaların kârları rekor üstüne rekor
kırmaktadır.
Yazarlar
Yayınlanma: 15 Mart 2013 - 11:19
İki Mesele
Uzun zamandır yazmak içimden geçmiyordu. Sanki kendi kendimize konuşuyor gibi, ne söylesek duyan yok gibi idi. Ama son gelişmeler yazmak gerekliliğini bir kez daha ortaya koydu, velevki kimse okumasa da…
Yazarlar
15 Mart 2013 - 11:19
Bu haber 7167 defa okunmuştur.
İlginizi Çekebilir