Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Cui Wei:
Tarihten Ders Alarak Bugünkü Çin’e Ulaştık.
Türkiye ve Çin arasındaki diplomatik ilişkilerin başlangıcının 50. Yılı konulu panel ve fotoğraf sergisi düzenlendi. Doğuş Üniversitesi’nde düzenlenen programa Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Cui Wei, Rektör Prof. Dr. Turgut Özkan, Türk Çin Kültür Derneği Başkanı İrfan Karslı ve Öğretim üyesi Doç. Dr. A. Murat Köseoğlu katıldı.
Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosu Cui Wei, Türkçe olarak yaptığı konuşmasında, Türk Çin Kültür Derneği ve Doğuş Üniversitesi tarafından düzenlenen programa ve fotoğraf sergisine davet edilmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Sergideki fotoğrafların 50 Yıllık Türkiye Cumhuriyeti ve Çin Halk Cumhuriyeti arasındaki diplomatik ilişkilerin tarihinin önemli anlarını yansıttığını ifade etti. Tarihin Çin felsefesinde çok önemli olduğunu belirten Başkonsolos, tarihten aldığımız eğitimle bu günümüzü ve yarınımızı şekillendirdiğimizi dile getirdi. Tarih sayesinde diplomatik ilişkilerimizde önceki 50 yıla kıyasla daha çabuk ve pürüzsüz bir ilişki geliştirebileceğimizi , söyledi. Bu yıl Çin Komünist Partisinin de kuruluşunun 100. Yılı olduğunu ifade eden Başkonsolos, geçmiş 100 yılı daha iyi öğrenmek yolumuzda ilerleyişimize daha yararlı olacaktır ifadelerini kullandı. 100 yıl içinde Çin, yabancı devletler tarafından işgal edilen ve zayıflatılan bir ülkeden bu günkü dünyanın ikinci ekonomisi, birinci sanayi ülkesi, birinci ticaret ülkesi ve birinci döviz rezervi ülkesi oldu, dedi. Tarihten dersler alarak daha önemli başarılar elde edeceğimize inanıyoruz, tarihin gücü buradadır, ifadelerini kullandı. Başkonsolos, mesleğimiz ne olursa olsun tarihe önem vererek daha kaliteli bir eğitim alınacağına inandığını belirtti.
İki Ülke Arasındaki İlişkileri Bozmak İsteyenlere Fırsat Vermemeliyiz.
Türk Çin Kültür Derneği Başkanı İrfan Karslı, Çin ile Türkiye ilişkilerinin yüksek bir ivme ile arttığını ifade etti. Karslı, iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesindeki önemli kilometre taşlarından birinin 2001 yılında Çin’in Türkiye’yi turizm destinasyonlardan biri olarak kabul etmesi olduğunu ifade etti. Karslı, turizm faaliyetlerinin artmasının iki ülke arasındaki ticareti de geliştirdiğini belirtti. Türkiye’de kurulmuş olan Konfüçyüs Enstitüleri ve Pekin’de kurulan Yunus Emre Enstitüsü’nün kültürel ilişkileri artırdığını belirten Karslı, bu gelişmelerin toplumları birbirine yaklaştıran çok önemli çalışmalardır, dedi. Türk Çin Kültür Derneği olarak da Türkiye’nin dört bir yanında eğitim ve kültür faaliyetleri düzenlemekteyiz diyen Karslı, derneğin köklü Çin kültürünü her kesimden Türk halkına tanıtmakta olduğunu dile getirdi. Karslı ayrıca, derneğe bağlı Çince Kulübü ile de lise ve üniversitelerde Çince’nin düşünüldüğü gibi zor bir dil olmadığı bilincine ulaşıldığını aktadı.
Ekonomik olarak çok ciddi gelişmelerin olduğunu belirten Karslı, Çinli firmaların Türkiye’de fabrikalar açarak iki ülke arasındaki ticaretin gelişmesini sağladığını sözlerine ekledi. Karslı, 2013 yılında Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı Kuşak ve Yol İnisiyatifi’nin kapsamdaki bütün ülkelerin ekonomik, sosyal ve güvenlik açılarından gelişmesine büyük katkı sağlayacağının altını çizdi. Tarihi İpek Yolu’nun sadece ticari değil, kültürel, bilimsel, sanatsal alanlarda da büyük katkılar sağladığını ifade eden Karslı, aynı şekilde Kuşak ve Yol İnisiyatifinin de güzergah üzerindeki ülkelerin birbirine daha yakınlaşmasına katkı sağlamaktadır, ifadelerini dile getirdi. Her dönemde olduğu gibi bu projeye karşı da reaksiyon gösteren kesimler bulunduğunu belirten Karslı, biz bu kesimleri dikkate almadan doğru bildiğimiz yolda devam etmeliyiz, dedi. Özellikle Türkiye ve Çin arasındaki ilişkilerin artmasıyla bu ilişkileri bozmak ve baltalamak isteyen taraflara ve gruplara da hiçbir şekilde fırsat vermeden iki ülkenin işbirliğini artırmalıyız, ifadelerini kullandı.
Ayrıca, Çince bilen personel ihtiyacının çok büyük olduğunu ifade eden Karslı, öğrencilerin Çince öğrenerek kendilerine en büyük yatırımı yapmalarını tavsiye etti.
Çin, ABD'nin Ticaret Yolu Hakimiyetini Ortadan Kaldıracak
Programda konuşan Rektör Prof. Dr. Turgut Özkan, Çin Halk Cumhuriyeti’nin Türkiye’de yaptığı yatırımlara dikkat çekti. Özkan ayrıca Kuşak ve Yol Projesinin Amerika’nın ticaret yolları üzerindeki hakimiyetini büyük ölçüde ortadan kaldıracağını belirtti. Türkiye’nin bu projenin önemli bir kısmını oluşturduğunu dikkat çeken Özkan bu projeye çok büyük önem verdiğini bu konuda altyapı çalışmalarının da yapıldığını belirtti. Bu projeyi de kapsayan bir serginin üniversitede gerçekleşmesinden de mutluluk duyduğunu dile getirdi. Doğuş üniversitesindeki bir çok birimin de Kuşak ve Yol projesine gereken tüm desteği verdiğini ifade etti. Özkan ayrıca, Çince eğitimlerinin Doğuş Üniversitesi’nde yaygınlaştırıldığının da altınız çizdi.
Çin Dünyanın Fabrikasıdır
Doç. Dr. Murat Köseoğlu, küresel ekonomide Çin ve Türkiye konulu konuşmasında, geçmişte kapalı ekonomisi ile tarımsal bir ekonomiye sahip olan Çin günümüzde uluslararası fiyat farklılıkları dikkate alındığında dünyanın en büyük ekonomisidir, dedi. 1980’lerin başında daha çok tarım ürünleri ihraç edip teknolojik ürünler ithal eden Çin, günümüzde dünyanın en büyük imalatçısı bir anlamda fabrikasıdır, dedi.
Çin Cumhurbaşkanının Kitabı Öğrencilere Hediye Edildi
Programda Türk Çin Kültür Derneği, davetlilere Çin Halk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in "The Governance Of China” isimli 3 kitaplık setini hediye etti. Ayrıca Çin Genç Girişimciler Derneği'nin desteği ile düzenlenen fotoğraf sergisi gezildi.